HDP Eş Genel Başkanı Mithat Sancar, 14 Mayıs’ta yapılacak Cumhurbaşkanlığı seçimlerinde Millet İttifakı’nın adayı Kemal Kılıçdaroğlu’nu destekleyeceklerini açıkladı. “Biz bu seçimi Türkiye tarihinin en kritik seçimi görüyoruz” diyen Sancar, Kılıçdaroğlu ile maksatlarının örtüştüğünü belirterek seçimin birinci tıpta bitmesini amaçladıklarını tabir etti.
Sözcü’den İsmail Saymaz’ın sorularını yanıtlayan Sancar, Kılıçdaroğlu’ndan temel beklentilerinin “barış giden yolun açılmasında sorumluluk üstlenmesi” olduğunu belirtirken bürokraside ya da kabinede rastgele bir durum için pazarlık yapmadıklarını vurguladı.
Sancar’ın röportajından ilgili kısım şöyle:
Kılıçdaroğlu’nu destekleyeceğinizi ilan etme kararı aldığınızı öğrendim.
Evet. Biz bu seçimi Türkiye tarihinin en kritik seçimi görüyoruz. İki stratejik amacımız var. Birinci amaç, tek adam rejimine son vermek. İkinci amaç, demokratik dönüşüm konusunda en tesirli güç haline gelmek. Tek adam rejimine son vermenin yolu cumhurbaşkanlığı seçiminden geçiyor. Bir tarafta rejimi kalıcı hale getirmek isteyen Cumhur İttifakı’nın adayı var; Erdoğan. Başka yanda, rejimi değiştirme kelamı veren Kılıçdaroğlu var. Tek adam rejimini sonlandırma noktasında Kılıçdaroğlu ile gayelerimiz örtüşüyor. Bu nedenle Kılıçdaroğlu’nu destekleme kararı verdik.
Gerçi aday çıkarmama tercihimizi kamuoyuyla paylaştığımızda bu tarafta işaretler vermiştik. Fakat şu kademede tercihimizi somutlaştırmak gerekiyor. Seçmen ve kamuoyunun beklentisi bu istikamette. Emelimiz seçimin birinci tıpta bitmesidir. İkinci cinse kalmamasıdır. Bunun Türkiye’de demokratik dönüşüme giden yolda değerli bir adım olacağını düşünüyoruz. O nedenle herkesi demokratik sorumluluk şuuruyla hareket etmeye davet ediyoruz.
Kılıçdaroğlu’ndan talebiniz oldu mu?
Bizim talebimiz, demokrasi ve hukuk devletinin yolunu açacak idare ve iradeyi göstermesidir. Tek adam rejimine son vermek, barış giden yolun açılmasında sorumluluk üstlenmesi temel beklentimizdir.
Bürokraside ya da kabinede bir pozisyon…
Hayır, kararımız politiktir ve bir pazarlık kelam konusu değildir.
RÖPORTAJIN TAMAMI