ABD Başkanı Donald Trump’ın skandal Gazze planına reaksiyonlar dinmiyor. Bir reaksiyon de İslam Ülkeleri Akademisyen ve Yazarlar Birliği’nden geldi. İngilizce ve Türkçe yapılan açıklamada Trump’a reaksiyon gösterildi.
Yapılan açıklamada,”Trump’ın, Gazze’yi “devralma” ve bölgedeki Filistinli kardeşlerimizi zarurî olarak öteki ülkelere yerleştirme (tehcir) planı asla kabul edilemez ve milletlerarası hukuka ve insan haklarına açıkça karşıttır.’‘ denildi.
Yapılan açıklamada şu tabirlere yer verildi;
ABD Başkanı Donald Trump’ın Gazze Şeridi’ne ait insan haklarını ve memleketler arası hukuku açıkça hiçe sayan son açıklamaları vicdan sahibi tüm insanlığı dehşete düşürmektedir. Trump’ın, Gazze’yi “devralma” ve bölgedeki Filistinli kardeşlerimizi mecburî olarak öteki ülkelere yerleştirme (tehcir) planı asla kabul edilemez ve milletlerarası hukuka ve insan haklarına açıkça terstir. Terör ve işgal siyasetleri yürüten İsrail’in işlediği soykırımın, başta ABD olmak üzere Batılı destekçileri tarafından açıkça sahiplenilmesi, milletlerarası sistemin iflasının açık bir göstergesidir. ABD Başkanı Trump’ın açıklamaları uluslararası hukuku, güçlünün hâkim olduğu orman kanununa dönüştürme gayretinden diğer bir şey değildir.
DAHA FAZLA KAOS VE GERGİNLİĞE YOL AÇACAKTIR
Gazze, Filistin topraklarının ayrılmaz bir modülüdür ve Filistinlilerin kendi vatanlarında yaşama hakkı hiçbir güç tarafından ellerinden alınamaz. Filistinlilerin yurtlarından zorla sürgün edilmesi, bir asır evvelki Balfour Deklarasyonu’nu ve geçmişte yaşanan acı deneyimleri hatırlatmakta ve yeni bir “Nekbe”yi çağrıştırmaktadır. Filistinlilerin etnik paklığa maruz bırakılması, topraklarının, mülklerinin ve varlıklarının zorla ellerinden alınması, toplumlarının yok edilmesi ve kültürel, kimliksel ve siyasi haklarının bastırılması kabul edilemez. Bu bağlamda, ABD Başkanı Trump’ın İsrail-Filistin sorununa yaklaşım biçimini kınıyoruz. Trump’ın lisana getirdiği planlar, bölgedeki barış ve istikrar eforlarına ziyan verecek, mevcut ateşkesi tehlikeye atacak ve daha fazla kaos ve gerginliğe yol açacaktır.
ABD TAHLİLİN MERKEZİ OLAMAZ
Gazze’de 60 binden fazla Filistinlinin şehit olmasına sebep olanlar, Gazze kentini yerle bir edenler, işledikleri savaş cürümleri ve soykırıma karşın, Memleketler arası Ceza Mahkemesi’nin (UCM) Netanyahu ve Gallant için verdiği tutuklama kararına karşın Gazze’yi bir emlak projesi üzere pazarlayarak “Orta Doğu’nun Rivierası”na dönüştürme hayali kurmaktadırlar. Bu çeşit boş hayal peşinde koşanlar Filistin halkının onurunu ve legal haklarını göz arkası etmektedir. Soykırımın baş aktörü olan İsrail’in ve baş destekçisi ABD’nin tahlilin merkezi olamayacağı çok açıktır. Filistin halkı, 75 yılı aşkın müddettir sadece vatanlarını savunmakla kalmamış, birebir vakitte tüm insanlığın onurunu ve erdemini de taşımıştır. Lakin bu yükü onların omuzlarına terk etmemek, başta entelektüeller olmak üzere tüm insanlığın vazifesidir. Lakin bu yükü onların omuzlarına bırakmamak, bilhassa aydınların olmak üzere tüm insanlığın vazifesidir.
MÜSLAMANLARA ‘SESİNİZİ YÜKSELTİN’ ÇAĞRISI
İslam Ülkeleri Akademisyen ve Yazarlar Birliği (AYBİR) olarak, Filistinli kardeşlerimizin yanında olduğumuzu bir kere daha güçlü bir halde vurguluyor, milletlerarası toplumu ve bilhassa İslam ülkelerini ve Müslüman aydınları bu tehlikeli planlara karşı seslerini yükseltmeye ve Filistin halkının haklarını savunmaya çağırıyoruz. Unutulmamalıdır ki, adalet ve insan haklarına dayalı bir tahlil olmaksızın, bölgede kalıcı barışın sağlanması mümkün değildir.
