5 GÜNDEN UZUN SÜRÜYORSA DİKKAT
Hem çocuklarda ve yetişkinlerde en sık görülen bulaşıcı hastalıklar ortasında ishal geliyor. Çoklukla 5 günde ishal belirtileri ortadan kalkarken daha şiddetli seyreden ve güzelleşme eğilimi görülmeyen hadiselerde doktor kontrolü gerekiyor. Hafif ishal durumunda çeşitli besinlerle rahatsızlık önlenebilirken uzun müddetli ishal durumunda ise serum desteği üzere tahliller de rahatsızlığın denetim altına alınması için gerekebiliyor.
İSHAL VE KUSMA ŞİKÂYETİ BULUNANLARIN YAPMAMASI GEREKENLER
Katkı hususu içerin meyve suyu yahut gazlı içeceklerin tüketilmesinden kaçınılması gerektiğinin altını çizen Dr. Mehmet Yurdaer Özmen, “Özellikle 2 yaş altı çocuklarda ishal ve kusma olayları daha yakından takip edilmeli. İshal yetişkinler ve çocuklarda çoklukla 5-8 gün sürüyor. Bu süreçte lif oranı yüksek, asitli yahut yağ oranı yüksek besinleri tüketmek şikayetlerin artmasına neden olabilir” dedi.
HANGİ BESİNLER İSHALE GÜZEL GELİYOR?
Bazı besinlerin ishale uygun geldiğini söyleyen Dr. Özmen, “Bu gıdalar ortasında; muz, elma püresi ve pirinç en çok bilinenler ortasında yer alıyor. Ayrıyeten, nişastalı ve düşük lifli besinler da bu hadiselerde tüketilebilir. Yoğurt, balık ve et üzere besinler da ishal sürecinde bilhassa tercih edilmesi gereken besinler ortasında bulunuyor” diye konuştu.
HASTALIĞIN BULAŞMASINI ÖNLEMEK İÇİN NE YAPMALI?
İshal ve kusmanın bulaşıcı bir hastalık olduğuna da dikkat çeken Dr. Mehmet Yurdaer Özmen, “Oldukça bulaşıcı olan ishalin yayılımını engellemek için hijyene ehemmiyet vermek gerekiyor. Bunun için ellerin sıkça sabunla yıkanması, giysi ve yatak örtülerinin yüksek ısıda temizlenmesi, klozet, lavabo üzere hastalığın bulaşmasının kolay olduğu yerlerin pak tutulması ve havlu, çatal, bıçak üzere eşyaların paylaşılmaması gerekiyor” açıklamasında bulundu.
ELEKTROLİT TOZU KULLANMAK YARARLI OLABİLİR
Dr. Mehmet Yurdaer Özmen,“Bu olayları denetim altına almak için alınması gereken tedbirlerin başında bol su tüketimi geliyor. Lakin, su içmek tek başına ishal ve kusmanın bedende yarattığı tahribatı önlemek için kâfi değil. Bu üzere durumlarda elektrolit tozu kullanmak da yararlı olabilir. Hastalık sonucunda bedende sıvı ve elektrolit eksikliği meydana geliyor. Sıvı kayıplarında yalnızca su ve tuz almak işe yaramayabilir. Zira tuz içerisinde yer alan sodyumun bağırsaklardan emilimi, diyare ve çok sıvı kayıplarında bozuluyor” diyor. Elektrolit desteğinin değerine vurgu yapan Dr. Özmen, “Elektrolit sıvısı kullanmak, bedenin su kaybının önlenmesi için muhtaçlık duyulan elektrolitlerin yerine konulmasına takviye olurken, elektrolit sıvıları içeriklerindeki çinko ise bağışıklık sisteminin olağan işlevine da katkıda bulunur. Bu sebeplerden çinko ve magnezyum ile zenginleştirilmiş elektrolit desteği kullanımı epeyce önemlidir” formunda kelamlarını sürdürdü.